1 Ağustos 2011 Pazartesi

551 VEKİL(!)




Bülent Tekin
bulenttekin47@gmail.com

%50’lik bir oy alışına karşın-yani her iki kişiden birinin oyunu alan-AKP ve Recep Tayyip Erdoğan demokrasi anlayışından ve hoşgörüden uzak olduğunu-ezbere konuştuğundan olmalı!-çarçabuk gösterdi: “Muhalefet ister (Meclis’e) gelsin, ister gelmesin fark etmez!” Bu düşünce ancak diktatör(lük)lerde ve tek partili rejimlerde (Suriye Baas Partisi gibi) olur. Suriye de bir cumhuriyettir! Ve çok sayıda (bizdeki gibi) çakma muhalefet partisi vardır. Ve her zaman seçimleri %100’lere varan oylarla Baas Partisi ve Esad Hanedanı kazanır. Bu gidişle bundan böyle de ülkemizde seçimleri %50-70-90-100’lere varan oylarla AKP ve Erdoğan (Başbakan ya Devlet Başkanı sıfatlarıyla) kazanacaktır. Bunu söylemek için kâhin olmaya gerek yoktur. Hanedan’da Erdoğan olmasa onu temsilen bir benzer zihniyet olacaktır mutlaka. Sanırım Başbakan Erdoğan da AB, ABD, ileri demokrasi, özgürlükler diyerek-AB, ABD ve bilumum ülkelerin desteğini alarak-ülkeye Baasvari bir demokrasi getirme düşüncesindedir. Zaten gençliğinde İslami faşist diktatörlüklerin peşinde koşan bir kişinin-büyük bir evrim geçirmemişse!-kolay kolay demokrat, insanhaklarıcı olması pek olası değildir.

Şu an Parlamento’da hak’ka ve hukuk’a göre [Türkiye kanunlar devletine göre demeyeceğim(!)] Hatip Dicle’yle 550 milletvekili vardır. Ancak hırsızlamasına bir operasyonla [kanunları(!) kullanarak!] AKP, Hatip Dicle’nin yerine bir atama (Oya Eronat) yaptırmıştır. Fiilen şu anda Meclis’te 551 Milletvekili bulunmaktadır. Zaten Türkiye bir hukuk devleti olsaydı, ya da bu ülkede demokrasi olsaydı, bu haliyle genel seçimler geçersiz sayılır ve seçimler yenilenirdi. Çalıntı oylarla vekil kazanma zihniyetinde olan bir Başbakan’ın bu ülke için büyük hayalleri yoktur, olamaz da. Büyük hayalleri olanların hırsızlıkla, hileyle, hurdayla, kumpasla işi olmaz. Büyük hayalleri olanlar tarihe not düşenlerdir. Unutulmayacak olanlardır. Teorileri ve pratikleriyle (iyilikleriyle) insanlara daha güzel bir dünya bırakanlardır. Seksen bine yakın oy almış Hatip Dicle’nin yerine “atama” ile (seçimle değil!) bir AKP’liyi vekil yapanların büyük hayalleri olamaz! Bu tip insanların ufukları çok dardır, her zaman onların küçük hayalleri vardır. Bu tiplerin büyük hayalleri kişisel, ailesel, cemaatsel (grupsal) yükselmelerle ve güçlenmelerle ilgilidir. Belki %50 oyla ve halkın dezenformasyona uğramış beyni (yıkanmış beyni) ile ve markurtlaşmış haliyle devlet başkanı olabilirsiniz! Partiniz de bundan böyle AB, ABD ve bilumum ülkelerin desteğiyle 50-100 sene iktidarda kalabilir. Ama siz bu ülkeye bu zihniyetle, çalıntı oylarla, hırsızlama operasyonlarla hakkı, hukuku, adaleti, eşitliği, demokrasiyi getiremezsiniz! Ama dilerim bir gün vicdanınızı dinler ve o hiç dilinizden düşürmediğiniz Allah’ın gazabından korkarsınız! Tabii ki sözlerim gerçekten (İman’dan) Allah’a inanan ve sorgusundan korkanlar içindir.

Milletvekili Yemin Töreni’nde Devlet Bahçeli ve MHP “İYİ ÇOCUK”u oynadılar. Oysa Hatip Dicle’ye yapılan haksızlığa MHP’nin ilk karşı çıkmasını isterdim. “Türkiye Barışı” adına çok önemliydi. Oysa o(nlar) kendi Balyozcusuna (tutuklu vekiline) dahi sahip çıkamadı. İYİ VE USLU ÇOCUK’u oynayarak bir “AFERİN”i hak ettiler! Biz de onlara bir “Aferin(!)” diyelim. CHP, Yemin Töreni’nde egoizmi oynadı. Ergenekoncuları yemin etse, gerisi vız gelir tırıs giderdi! Oysa ülkemizdeki bu genel seçimde (aslında ülkemizde demokrasi, seçim, seçme-seçilme hakkı yoktur!) demokrat olmanın kıstası Hatip Dicle’ye sahip çıkmaktan geçer. Dilerim BDP, taktiksel ve stratejiksel söylemleriyle, Hatip Dicle’yi satmaz! Benim Hatip Dicle’ye bakış açım ilkesel bir duruştur. Aynı haksızlık bir MHP’liye yapılsaydı aynı tavrı gösterecektim. Hırsızlamasına yöntemlerle bir MHP’linin oylarıyla bir AKP’li ve hatta bir BDP’li vekil atansaydı aynı duyarlılıkla karşı çıkacaktım. Türkiye, Cumhurbaşkanımızın mecburi bir müdahalesiyle bu olayı kısmen belki atlatacaktır. Ancak-bir kez daha!-bu ülkede ifade özgürlüğü, insan hakları ve azınlık haklarının güvence altında olmadığı ortaya çıkmıştır.

Hiç yorum yok: