Bülent Tekin
Oğlumun bir kızı var: Sevim Deniz. Ne çok severdi beni? Taa Gazianteplerden
beni her gün arardı (bakıcısına aratırdı). Çarşıda olduğumu bir söylemeye
göreyim? Kıyameti koparırdı. Eve dönünceye kadar beni rahatsız eder, arar
dururdu. “Eve geldin mi dede?” derdi. Ona yaptığım şaklabanlıklardan çok
hoşlandığından (çünkü ona masal ve hikâye anlatırım) “Artık ben babamla
evlenmeyeceğim, dedemle evleneceğim” demeye başlamıştı. Bu dünyanın en güzel,
en zeki çocuğu! Ona anlattığım hikâyeleri (her hikâyenin de başkahramanı
Deniz’dir) bir çırpıda ezberler, annesine babasına anlatır, onları uyutmaya
çalışırdı. “Duyduk duymadık demeyiiin! Deniz diye bir kız çocuğu varmış! Onu
istiyoyuuum!” diye Vezir’in görevlendirdiği Tellal’ın bağırtısını bana da
anlatırdı. Oysa ona ben anlatmıştım. Son günlerde bakıcısı
değişti.(Annesi-babası çalıştığından bakıcısı var.) Denizin bir günde huyu
değişti. Artık bizi aramaz oldu, telefonlarımıza çıkmaz oldu.
Israrla konuşma isteğimizi telefonda reddediyor, bize hakaretlere varan
sözler söylüyor. !İstemeeez!” diyor. “Konuşmam!” diyor. “Sevmiyorum sizi
(seni)!” diyor. Ben çok üzülmeye başladım. Sarı saçlı, bembeyaz yüzlü, yeşil
gözlü melek görünümünde o minnacık yavrunun sözlerinden alınmaya başladım.
Sözler bana yaşıtım gibi ağır geliyor. O öpücüklerini, sarılmalarını bir daha
yapmayacak diye korkuyorum. Evet, Saadet Hanım (eski bakıcısı) gittiğinden beri
Deniz’in durumu böyle. Geçen gün babaannesi sitem ederek “Artık Ayşe’ye (hayali
biridir) ayakkabı, elbise alacağım!” dedi. “Doğum günümü mahvettin!” diye
bağırdı telefonda Deniz. Bu 23 Mayıs’ta tam üç yaşına giriyor. Yeni bakıcısına
ağlayarak, “Babaanneme söyle Ayşe’ye bir şey almasın!” diye de istekte bulundu.
“Dedem bana sarı, pembe ördek yavrusu almasın! Civciv almasın! Güvercin
almasın! Civcivim var! Babam aldı. Adana dürüm de almasın! Babam bana Adana
dürüm alacak!” diye de ekledi cazgır kız. Evet, Saadet Hanım gittiğinden beri
durum bu!Ben bunu Başbakan’ın son ruh hali için anlatmak istedim. Son zamanlarda bir iki ameliyat geçirdi Başbakan. Denir ki, ameliyat sonrası kişilerde buna benzer tavır değişiklikleri olurmuş. Bir arkadaşım var, ameliyat sonrası çok sinirli ve stresli oldu. Acaba diyorum “ameliyat sonrası”nda Başbakanda bir değişiklik mi oldu? Tıpkı Deniz gibi, hiç hoşlanmadığım bir tavır göstermeye başladı. Deniz’i çok önemsiyorum. Tek torunum ve bir kız çocuğu. Belki de bundan olacak? Ama Başbakan için ne hissetmeliyiz? Benim bir yakınım (akrabam) değil, çok tuhaf şeyler söylüyor. Hiç tasvip etmediğim, katılmadığım şeyler. Bir yakınım olmadığı için acaba onu önemsememeli miyim? Hadi ben önemsemeyeyim ama yetmiş milyon var? Onlarda mı duymazlıktan, görmezlikten gelsinler, bu olabilir mi?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 28 Şubat soruşturmasındaki gözaltı dalgaları
için tepki verdi: “Bu dalgalar ülkeyi boğuyor!” Yani operasyonu sonlandırın
artık, bu işin üstüne öyle çok gitmeyin, üstünü kapatın, demek(tir). Yargıya
talimat (emir) veriyor Başbakan. Bir uyan olursa 28 Şubat soruşturması
alelacele sonlandırılacak anlaşılan. Bu tavrıyla 28 Şubat darbecilerine destek
veren Başbakan acaba 28 Şubat ürünü olmanın bedelini mi ödüyor?
Bazı yazarları(Bekir Coşkun) beğenmesek de, Paşaları onlara karşı dava
açmaya davet edemeyiz. Başbakan Paşaların ve Genelkurmay’ın (TSK) her türlü
destekçiliğini yaparak askeri vesayete yeniden canlılık veriyor. Bu bizim
meselemiz değildir. Eğer bir suç varsa, herkes hakkını arayabilir. Ama
bizimkisi Paşalara eski alışkanlıklarını kazandırmak isteyen bir başbakan
görünümünde(dir). Tuhaf şeyler söylüyor Tayyip Erdoğan, çok tuhaf!
Başkanlık sistemi için Başbuğ Alparslan Türkeş’in 9 Işık’ına sarılıyor: “Tek Başkan, tek Meclis!” Oysa 9 ışık nasyonal sosyalist bir programdır (ideolojidir). Adolf Hitler’in nasyonal sosyalist görüşlerinden esinlenmiştir. Zaten Başbuğ/Führer/Duçe birer faşist tek şef unvanları değil midir? Başbakan bir tuhaf oldu. Bu gidişle Deniz’i n sempatisini bile kaybedecek. (Deniz, üç yaşında olmasına rağmen yıllardır AKP’nin seçim şarkısını söylüyor. “Hangi partilisin?” sorusuna, “Ak Parti!” diyor. Tabii onun bu lafazanlığına herkes gülüyor.) Ben torunum Deniz’in tavırlarından rahatsızım ama ona ne olduğunu biliyorum. Başbakana ne oldu? AKP’lilerden demokrat olan yok mudur? Başbakanın bu tavırlarından rahatsız olan yok mu?
----------
Kaynak: özgür haber
http://www.ozgurhabergazetesi.com/makale.asp?makaleno=847
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder