15 Şubat 2008 Cuma

OTUZÜÇ KURŞUN (*)




Ahmed ARİF



Bu dağ Mengene dağıdır

Tanyeri atanda Van'da
Bu dağ Nemrut yavrusudur
Tanyeri atanda Nemruda karşı
Bir yanın çığ tutar, Kafkas ufkudur

Bir yanın seccade Acem mülküdür

Doruklarda buzulların salkımı

Firari guvercinler su başlarında
Ve karaca sürüsü, Keklik takımı...



Yiğitlik inkar gelinmez

Tek'e - tek doğüşte yenilmediler
Bin yıllardan bu yan, bura uşağı
Gel haberi nerden verek
Turna sürüsü değil bu
Gökte yıldız burcu değil
Otuzüç kurşunlu yürek
Otuzuç kan pınarı

Akmaz,
Göl olmuş bu dağda...


Ahmed Arif'in şiirini şu dizelerle sonlandırmak, daha uygundur:

”Vurun ulan,
Vurun,

Ben kolay ölmem.
Ocakta küllenmiş közüm,
Karnımda sözüm var
Haldan bilene.”

---------------------------------------------------------------------------

(*) 30 Temmuz 1943 günü akşamüstü, Van’ın Özalp ilçesinde 33 Kürt köylüsü, gözaltında tutuldukları sınır karakolundan alındılar ve içlerinden 32’si kırsal bölgede kurşuna dizilerek öldürüldü. Katliamdan kurtulan tek kişi, bir taşın arkasına gizlenmiş ve cinayetleri başından sonuna kadar izlemişti.
33 kişiyi sorgusuz sualsiz kurşuna dizdirmek suçundan yargılanan emekli Orgeneral Mustafa Muğlalı. Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nce 20 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
Bu hazin ve utanç verici katliamı, Ahmed Arif'in "Otuzüç Kurşun"adlı şiirinde dile getiriyordu. Nedense, paylaşmak istedim.

Hiç yorum yok: