2 Şubat 2008 Cumartesi

بـطـاقـة هـويـة


شعر: محمود درويش


سجِّلْ


لأنا عربي


ورقمُ بطاقتي خمسونَ ألفْ


وأطفالي ثمانيةٌ


وتاسعهُم.. سيأتي بعدَ صيفْ!


فهلْ تغضبْ؟




سجِّلْ
أنا عربي


وأعملُ مع رفاقِ الكدحِ في محجرْ


وأطفالي ثمانيةٌ


أسلُّ لهمْ رغيفَ الخبزِ


، والأثوابَ والدفترْ


من الصخرِ


ولا أتوسَّلُ الصدقاتِ من


بابِكْ


ولا أصغرْ


أمامَ بلاطِ أعتابكْ


فهل تغضب؟


سجلأ


نا عربي


أنا إسمٌ بلا لقبِ


صبورٌ في بلادٍ كلُّ ما فيها


يعيشُ بفورةِ الغضبِ


جذوريقبلَ ميلادِ الزمانِ رستْ


وقبلَ تفتّحِ الحقبِ وقبلَ السّروِ والزيتونِ


.. وقبلَ ترعرعِ العشبِ


أبي.. من أسرةِ المحراثِ


لا من سادةٍ نجبِ وجدّي كانَ فلاحاً بلا حسبٍ..


ولا نسب


يعلّمني شموخَ الشمسِ قبلَ قراءةِ الكتبِ


وبيتي كوخُ ناطورٍ


منَ الأعوادِ والقصبِ


فهل ترضيكَ


منزلتي؟


أنا إسمٌ بلا لقبِسجلْأنا عربي ولونُ الشعرِ


.. فحميٌّ ولونُ العينِ


.. بنيٌّ وميزاتي:


على رأسي عقالٌ فوقَ كوفيّه وكفّي صلبةٌ كالصخرِ


تخمشُ من يلامسَها


وعنواني:


أنا من قريةٍ عزلاءَ منسيّهْ


شوارعُها بلا أسماء


وكلُّ رجالها في الحقلِ والمحجرْ


فهل تغضبْ؟


سجِّل


!أنا عربي


سلبتَ كرومَ أجدادي


وأرضاً كنتُ أفلحُها


أنا وجميعُ أولادي


ولم تتركْ لنا


.. ولكلِّ أحفادي سوى هذي الصخورِفهل ستأخذُها حكومتكمْ..


كما قيلا؟إذنْسجِّل..


برأسِ الصفحةِ الأولى


أنا لا أكرهُ الناسَ


ولا أسطو على أحدٍ ولكنّي..


إذا ما جعتُ آكلُ لحمَ مغتصبي حذارِ..


حذارِ.. من جوعي ومن غضبي!!
------------------------------
KİMLİK KARTIM

Mahmud DERVİŞ

Kaydet
Arabım.
Kimlik numaram elli bin!

Ve çocuklarım sekiz
Ve dokuzuncusu yolda… yazsonunda!

Kızıyor musun?

Kaydet
Arabım.
Ve taşocaklarında yoladaşlarımla birlikte çalışıyorum.
Ve çocuklarım sekiz.
Ve giysilerini… defterlerini
Ve taştan çıkarıyorum ekmeklerini.
Kapının önünde sadaka bekleyecek değilim.
Konağının önünde küçülecek te değilim.

Kızıyor musun?

Kaydet
Arabım.
Adım var, yoktur soyadım.
Öfke kazanında yaşayan
Çok sabırlı insanım.
Köklerim:
Miladi zamandan daha eski.
Zeytinlerden ve selvilerden daha eski.
Babam… karasaban süren bir ailedendir.
Pek soylu “efendilerden” değil.
Ve dedem çiftçiydi
Ne hesabı belli…ne seceresi!
Kitap okumadan önce
Güneşin yükselişini anlatırdı bana.
Ve evim:
Kamışlardan ve dallardan
Koruyucu kulübesi

Durumum seni rahatlattı mı?
Adım var, yoktur soyadım.

Kaydet
Arabım.
Ve saçlarımın rengi…kömür karası
Ve gözlerimin rengi…kahverengi

Ve niteliklerim:

Başımda
Kefeğimin üstünde bir kan
Ayalarım sert mi, sert
Kaya gibi.
Tırmalar neyi tutsa

Ve adresim:
Unutulmuş bir köydenim
Sokakları adsız ve silahsız.
Ve köyün tüm erkekleri
Tarlada ya da taşocağında.

Kızıyor musun?

Kaydet
Arabım.
Atalarımın bağlarını sen yağmaladın!
Ve çocuklarımla sürdüğüm toprağı
Sen yağmaladın!

Ve bizlere
Birşey bırakmadın… kayalıklardan başka.
Ve diyorlar ki;
Hükümetiniz bunları da alacakmış
Öyle mi?

Öyleyse
Kaydet…Birinci sayfanın en başına:
İnsanlardan nefret etmem.
Hiç kimseye saldırmam.
Ve lakin;
Aç kalınca:
Yerim etini
Toprağımı gasb edenin.
Kolla kendini!..
Kolla!..
Kork benim açlığımdan!
Kork benim öfkemden!
-------------------------------------------------
Arapçadan çeviren: Faiz CEBİROĞLU
--------------------------------------------------

Hiç yorum yok: