14 Haziran 2008 Cumartesi

''Etnik kimlik kişinin şerefidir''

Merhaba Faiz arkadaş;

Yeni Özgür Politika'ya Baykal'ın Kürtlere karşı son tutumlarıyla ilgili haber hazırlıyorum. Aydınların yorumlarına da yer vereceğim. Senin de birkaç cümlelik karalamanı rica edeceğim. Mail olarak iletirsen sevinirim. Selamlar.

Deniz Baykal'ın Urfa'daki ''Etnik kimlik kişinin şerefidir'' sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Samimi buluyor musunuz? Amaç ne olabilir? Baykal'ın önceki tutumlarıyla da örnekler vererek değerlendirebilirsiniz... / 8 Haziran 2008

Ali Barış KURT


Merhaba Dost,

İletini ancak şimdi okuyabildim. İlgin için, çok teşekkür ediyorum. Sorunla ilgili olarak, hızlı bir şekilde şunları yazabilirim:

Faiz Cebiroğlu: Kürt halkı, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın ne kadar iki yüzlü ve yalancı olduğunu artık biliyor. Urfa’da ”oy avcılığına” giden Baykal, bundan böyle kimseyi kandıramaz. Yıllardır, adıyla-sanıyla tarihten silinmek istenen bir halka karşı, hiç utanmadan, ”etnik kimlik, kişinin şerefidir” diyor, diyebiliyor. Baykal, utanmaz bir insandır. Bir yıl önce, Özgür Gündem gazetesinde Baykal’ı, ” Amerika’nın ve faşizmin truva atı” (*)


olarak nitelendirmiştim. Baykal, budur. Bir yandan, ”kimlikten” ve ”şereften” bahseder; diyer yandan, orduyla birlikte Kürtlere karşı savaşı destekler. Meclis’ten geçen, ”Açık savaş tezkeresine” açıktan onay veren zaten kendisidir. Bunları, kendisi ”unutabilir(!), ama Kürt halkı, unutmadı. Unutmaz. Bu, bir.

İkincisi, Baykal, Türkiye’nin gelmiş- geçmiş en cahil insanıdır. Tarih bilincinden de yoksundur. Bir şey bilmez. Etnik nedir, bilmez. Kimlik nedir, bilmez. Dil nedir, bilmez. Cahildir. Böylesi bir cehaletle Baykal, utanmadan, ”etnik kimlik, kişinin şerefidir” diyebiliyor.

Ey Baykal, daha dün, Sur Belediye Başkanı Sayın Abdullah Demirbaş, ”çok dillik ve anadilde eğitim hakkını savunduğu için” görevinden alındığını, unuttun mu? Abdullah Demirbaş’la herhangi bir dayanışman oldu mu?..

Diller, zenginliktir, diyorsun! Sur Belediye Başkanı, ”çok dilli bir Belediye anlayışına sahip olduğunu”beyan ettiği için görevinden alındığı zaman sen neredeydin?

Yıllardır, Kürtçe ve Kürt kimliğinin asimile edilmesine seyirci kalan sen değil misin?

Urfa’da, ”oy avcılığına” giden Ey Baykal;

Anadolu’da değişik etnik kökene sahip olan herkes, kendi anadilinde duygularını ifade etmeli, eğitim ve öğretimini yapabilmeli ve kendi kimliğini yükseltebilmeli diyebiliyor musun?..

Kişinin şerefi, aynı zamanda bu sorulara açık yanıt vermekten de geçiyor…

Çalışmalarında başarılar. Sevgiler. Selamlar.

Faiz Cebiroglu.
------------------------

(*) Baykal: Amerika'nın ve Faşizmin Truva Atı!

Faiz CEBİROĞLU

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Habertürk Televizyonu'nda gazetecilerin sorularını yanıtlarken, ne kadar anti-Amerikancı(!) olduğunu gösterdi. Baykal, 'ABD'nin Türkiye'nin bir müttefiki olduğunu, ABD ile bir gerginlik yaşama peşinde olunmayacağını...' ifade etti.

Baykal budur. Baykal'ın anti-Amerikancılığı(!) işte budur!

Amerika'nın Türkiye'deki Truva atı olan Baykal, şimdi de seçim meydanlarında, cahilane şantajlarla oy avı peşinde. Anti-şeriat(!) kisvesi altında orduyla flört yapıyor; milliyetçi kisvesi altında da MHP'ye öpücükler gönderiyor. Belki de seçimlerden sonra, olası bir CHP-MHP koalisyonun işaretlerini veriyor.

Baykal, budur.

Baykal, kendine güveni olmayan yeteneksiz bir insandır. Türkiye'de yeteneksizlikte, ancak Demirel'le yarışabilir. Zaten Baykal'ın, Demirel'e yapmış olduğu 'nezak‰t ziyareti' bunun bir örneğidir. Tesadüfi değildir. Demirel ve Baykal tek değnektir. Değneğin adı, Deniz Demirel'dir. Bir ucu Baykal, diğer ucu da Demirel'dir. Pistir. Her iki ucu pis bir değnektir.

Okuduk, gördük; TV ve gazete manşetlerine yansıdı: 'Baykal, Demirel'e gitti!'

Baykal, budur.

Baykal, her tarafa gider, ama halka ve sola gitmez!

Baykal'ın gideceği yer, Çoban Sülü'dür. Baykal'ın gideceği yer, Deniz, Hasan ve Hüseyin'in ipini, mecliste 'evet!' diye haykırarak çeken, Süleymen Demirel'dir. Yani Çoban Sülüdür.

Tencere tekrar yuvarlanmış, kendi kapağını bulmuştur.

Baykal hem yeteneksiz, hem de tarih bilincinden yoksundur.

Peki, Baykal seçim meydanlarında neyi savunuyor, bilen var mı?

Baykal, hangi programı savunuyor?

Kendisi de bilmiyor. Bilmez.

Bilmez, zira Baykal, siyasi yaşamında muhalefet olamayacak kadar yeteneksiz bir insandır. Cahildir. Bu yüzden olsa gerek, geçmişte, Bülent Ecevit'i taklit etmeye başladı. Olmadı. Daha yeni Demirel'e gitti. Şimdi de ordu ve MHP'den medet umuyor.

Baykal, iki yüzlüdür.

Baykal, bir yandan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı Amerikancı olmakla suçluyor, diğer yandan kendisi Amerikan karşıtı değiliz diyor.

Baykal, budur.

Baykal, Amerikan'ın Türkiye'deki Truva atıdır.

Baykal budur; Türkiye'deki faşizmin Truva atıdır.

Seçimler öncesinde, Baykal'ı tanıyalım. Tanıyalım ve buna göre oyumuzu sandığa atalım.

Unutmamak gerekiyor; tarih, bize bakıyor. Tarih, bizi değerlendiriyor. Bu yüzden; geçmişteki yanılgılardan artık uzak duralım.

22 Temmuz seçimlerinde oylarımızla, emperyalizmin ve faşizmin truva atlarına 'hayır' diyelim!

5 Temmuz 2007
Özgür Gündem Gazetesi:

http://www.gundemonline.com/haber.asp?haberid=38308

Hiç yorum yok: