14 Nisan 2013 Pazar

Halis’in İstifası, Aygün’ün Yorumları...



Mustafa Elveren – (Em. Öğrt.)
BDP Dersim il başkanı Sayın Şerafettin Halis’in görevinden istifa etmesi üzerine; “kurt dumanlı havayı sever” anlayışıyla bazı kişiler bu istifayı kendilerine göre yorumladılar.
Sosyal paylaşım medyasını çok iyi kullanan Tunceli milletvekili Sayın Hüseyin Aygün ile Dersim-Tunceli ismiyle internet üzerinden yayınlanan bazı web sayfaları da durumdan vazife çıkarmaya çalıştılar.
 Faceboox sosyal paylaşım sitesinde; “Şerafettin Halis İstifa Etti, Hüseyin Aygün Yorumladı” başlığı ile paylaşılan bir mesajda Tunceli milletvekili Sayın Hüseyin Aygün’ün Şerafettin Halis hakkında yaptığı yorumları dikkatimi çekti.
 Halis’in istifasını fırsat bilen Aygün, Dersim’deki siyasi durumu kendi lehine çevirmek için hemen sosyal medya üzerinden taraftarlarına şu mesajı verdi: “BDP İl Başkanı Sayın Şerafettin Halis söylendiğine göre 'Dersim ve Alevilik' hassasiyeti nedeniyle partisi BDP'den bugün istifa etti… BDP'ye 'Hoca' tarafından verilen 'yeni ve yine bir uyarıdır' da...”
 Aygün’ün bu mesajı üzerine Sayın Şerafettin Halis’i telefonla arayıp, olayı bizzat kendisinden öğrenmek istedim. Halis; “Partisinden istifa etmediğini, gördüğü lüzum üzerine sadece il başkanlığı görevinden istifa ettiğini, konuyu basına da bildirdiğini, bunun dışında başka bir şey yapmasının mümkün olmadığını…” söyledi.
 Şerafettin Halis’in telefonda bana aktardıklarını internet üzerinden paylaştım. Buna rağmen, onlar Halis’in yanıtını dikkate almadılar ve yayınlanan makalelerinden-açıklamalarından birkaç sözcüğü cımbızla çekip BDP aleyhine kullanmaya devam ettiler.
 Bu istifaya öyle çok sevindiler ki, daha düne kadar yerden yere vurdukları Şerafettin Halis’e birden bire methiyeler düzmeye başladılar.
 Sayın Aygün ve çevresi Şerafettin Halis’e istedikleri kadar methiyeler düzebilirler. Aygün Halis ile her ortamda kucaklaşabilir. Hatta üyesi olduğu partide birlikte siyaset de yapabilirler. Bana göre bu tür yaklaşımlar çok
normaldir. Ancak, bu istifa üzerinden halklar arasında çelişkiler yaratmaya çalışmak kabul edilemez.
 Tunceli Milletvekili Sayın Hüseyin Aygün’ün sosyal medyada paylaştığı mesajının devamında; “… Munzur Festivalleri Vanlının, Diyarbakırlının akınına uğramış, sahnedeki sunucu bile 'Vanlı' olmuştu, festivalin 'dilini' anlayan bir Dersimli yoktu, BDP'li ‘Dersim Belediyesi’ sanki Alevi bir halkın değil de Hakkari'deki Sünni-Şafi Kürtlerin bir belediyesi gibiydi…” Hüseyin Agün’ün bu mesajı tüm Kürtleri derinden üzdüğünü düşünüyorum.
 Sayın Aygün’ün bu can sıkıcı ve ırkçı mesajına karşılık ben de şu yanıtı yazdım; H. Aygün’ün Şafi dediği Kürt halkı; Amed, Van, Muş gibi birçok ilde Alevileri milletvekili seçiyor. H. Aygün ise, Dersimde festival sunucusu Vanlı olduğu için karşı çıkıyor. Pes yahu! (M. Elveren-twet)
 Şerafettin Hoca’nın istifasını bahane edip, Dersimcilik ve Alevicilik oyunlarıyla “Sünni-Şafi Kürtleri”küçümseyen Hüseyin Aygün’ü anlamakta zorlanıyorum. Böyle siyaset olmaz. Dürüstlük bu değildir. Bu güne kadar aynı yöntemle Sayın Aygün’e saldıran bazı BDP taraftarları olabilir. Ancak, Aygün de benzer yöntemi kullanıp aynı seviyeye düşmemeliydi.
 Bu tür yaklaşımlar başta Dersim halkı olmak üzere tüm Kürdleri incittiğini düşünüyorum.
 Kim olursa olsun, Alevi ve Şafi halkına ırkçı ve şoven bir yöntemle yaklaşmamalıdır. Aksi halde bunların teşhir edilmesi gerekir.
 Büyük çoğunluğu Kürd olan Dersim halkının yaşadığı onca katliamlar ortada dururken, halklar arasında çelişkiler yaratmak acıları daha da artırır.  
 Bu gün Kürt Özgürlük muhalefeti yerine “Hizbi kontra” örgütü olsaydı, Alevilerin şimdiki durumunu aklıma bile getirmek istemiyorum. Eğer bu gün Aleviler hele hele Dersim Alevileri bir nefes alabiliyorsa, bu Mazlum Doğan’ların sayesindedir.
 Dersim katliamını unutmadığımız gibi hiçbir zaman Gazi, Çorum, Maraş, Sivas katliamlarını da unutmayacağız, unutturmayacağız.

Halklarımız arasında onarılmaz çelişkiler yaratmayınız. “Ayıptır! Günahtır! Zulümdür…!”
11.04.2013


Hiç yorum yok: