Bülent
Tekin
Bu
birkaç yıldır yerleştiğimiz Diyarbakır’da benim ve kızımın başından geçen iki
hırsızlık olayını Diyarbakır polisi çözemedi. Üstelik benimle ilgili olanı
basına yansıdığı halde bir sonuç alınamadı. Ve tuhaftır ki benim olayımdaki
fail Emniyet Müdürlüğü kamerasına yakalandığı halde kimliği tespit edilemedi.
Üstelik şahısla ilgili iki tanık ifadesi de vardı. Böylesi bir olayı çözemeyen
ve faili yakalayamayan bir polis teşkilatının önemli olayları çözeceğine
inanmak zordur. Kameran var, net değil, şahsın yüzünü göremiyorsun. Üstelik
olayın olduğu yerde polisin iki kamerası vardı.
Bir
yazarın başından geçen bir olayı çözemeyen polisin sıradan yurttaşların
hırsızlığını yapanları nasıl yakalayacağı şüphesi doğmaz mı? Basına düşmüş
olayımın hatırına bu olayı çözemeyen polis gerçekten de diğer olayları nasıl
çözüyor? Zaman zaman okuyoruz, televizyonlardan izliyoruz: Filanca cinayet
yarım saate çözüldü, katil yarım saat içinde yakalandı. Peki bu okuduklarımız,
izlediklerimiz gerçekten doğru mu?
Artık
düşünmeye başladım: Hrant Dink’i öldüren katil gerçekten Ogün Samast mıydı?
Gerçekten de kamera görüntüleri yardımıyla kimliği belirlenmiş miydi?
Televizyonlardan nerdeyse ölüm sahnesini bize izlettirdiler. Beyaz bereli kaçan
o şahıs Ogün Samast mıydı? Katil o muydu? Kameralar nasıl net görüntü verdi?
Kameraların nasıl olur da görüntü sorunu olmadı? Dilerim katil Ogün Samast’tır.
Diyarbakır
ya da Amed öyle demokrasi duyarlılığı ile pek övünmesin: Nerdeyse Hırsızların
Başkenti olmuş durumda. Hırsızlık, hırsızlık cenneti olduğu ortamlarda rakipsiz
olur. Eğer hırsızlığı salt ekonomik nedenlerle (yoksulluğun neden olduğu)
yapılan masumane bir eylem olarak görürsek hırsızlığı olumlamış oluruz. Eğer
hırsızlık salt bu nedenle yapılmış olsaydı tüm yoksul ve sahipsizlerin hırsız
olması gerekirdi. Öyle hırsızlığı, Kürtler geri bıraktırılmış, yoksul olmaları
nedeniyle bu işi yapmak zorunda kaldılar şeklinde bir kısım Kürt aydınlarının
tuhaf görüşü olarak algılandığını da biliyorum. Tüm bu bakışlar hatalı ve suç işlemeyi
teşvik edici yöndedir.
İnsanlar
neden hırsızlık yapar? Kolay hırsız olunur mu? Mesela cebinizden cüzdanınızı
aşıran (benim başıma gelmişti!) bir hırsız (cepçi!) öyle kolay yetişir mi?
Evet, hırsızlar kolay yetişmiyor, önemli düzeyde teori ve pratik gerektirir.
Bir yetenek kazanma sürecidir hırsızlık. Üstelik bu alçaklığı herkes yapmaz.
Polis acaba hırsızların çevresi ile ilgili bir sosyal araştırma yapıyor mudur?
Böylesine bir araştırma yapılırsa hırsızların çevresinin (kankalarının) hırsızlar,
sahtekârlar, katiller, fuhuşçular ve uyuşturucu pazarlamacıların olduğu
görülecektir.
Hırsızlık
gibi onursuzca bir işin toplumsal dayanışma ile lanetlenmesi, olumlayıcı ve
hatta özendirici tüm faaliyetlerin yasaklanması gerekmektedir. Hırsızlığı ve
hırsızı bugün yaptıklarından ve sonuçlarından sorumlu tutmamak büyük bir
hatadır. Ortada bir suç vardır ve bu suç affedilemez niteliktedir. Hiçbir din ya
da dinsizlik hırsızlığı hoş görmez, olumlamaz. Tanrılı/Tanrısız dinler, ateizm
dahil ya da seküler yasalar hırsızlığı hoş görmez. Mahkemelerin de hırsızlığa
önemsiz bir suç gözüyle bakmaması gerekir.
Diyarbakır
polisi benim hırsızımı yakalayacak mıdır? Tabii ki hayır. Çünkü bu ülkenin
güvenlik güçleri devlet güvenliğine yönelik eğitim ve ideoloji almaktadır.
Bireylerin hak ve özgürlüklerine göre zabıta davranışı demokratik ülkelerin çok
gerisindedir. Polis gösteri ve yürüyüş kanunlarıyla nitelenecek eylemleri
bastırmakta birebirdir. Ama benim, senin, onun hırsızını, sahtekârını,
dolandırıcısını yakalamakta zorluklar çeker. Ben kendi gözlerimle gördüğüm
polis kamerasının durumundan sonra öyle polisin çok ta modern suçlu bulma ve
yakalama tekniklerini kullandığına inanmıyorum. Katiller mağdur ailelerin
ihbarları ve verdikleri isimlerin aranması üzerine yakalanmaktadırlar. Hırsızlık, uyuşturucu, fuhuş ise bu ülkede
devlet güvenliğini tehlikeye sokan suçlar yanında masumane ve belki de kabul
edilebilir düşünülmektedir. Sonuç itibari ile ben hırsızımın yakalanmasını
istiyorum. Böylesine aşağılık ve onursuz işleri yapan bu insanların sokaklarda
masum insanlara zarar vermemelerini istiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder