29 Mart 2008 Cumartesi

İnsanlığa mukavemet



Newroz’da AKP’nin talimatıyla kadın ve çocuklara saldıran polisler, kameralar önünde 15 yaşındaki Cüneyt Ertuş’un kolunu kırdı. Emniyet’e götürüp işkenceden geçirdi. Bu da yetmezmiş gibi ‘devlet memuruna mukavemetten’ tutukladı.

“İşkence sokağa taşmış; 900 civarında yurttaşımız gözaltına alınmış, birçoğu işkenceye maruz kalmış ve 2 yurttaşımız da öldürülmüştür. Polis, doğrudan öldürme kastıyla hareket etmiştir. İnsanlığa karşı işlenen suçlar hanesine yenileri eklenmiştir.” Van, Siirt, Hakkari ve Yüksekova’da Newroz kutlaması sırasında çıkan olaylara ilişkin hazırladıkları raporu açıklayan İHD Genel Başkan Yardımcısı Reyhan Yalçındağ, il ve ilçelerdeki vali, kaymakam ve emniyet müdürlerinin görevden alınmasını istedi. İnsan Hakları Derneği(İHD), devlet teörüne ilişkin hazırladığı raporu İHD Amed Şubesi’nde açıkladı. İHD Genel Başkan Yardımcısı Reyhan Yalçındağ, iki yıl önce yaşanan 28 Mart olaylarının failleri cezasız kaldığı İçin Newroz’da ciddi ihlaller yaşandığını kaydetti.

Son 2 yıl içerisinde Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu (PVSK) ve Terörle Mücadele Yasası gibi anti demokratik yasal mevzuatın; retçi ve inkarcı devlet zihniyetinin pratiğinden kaynaklı işkencenin sokağa taştığını ve yaşam hakkının pervasızca güvenlik görevlileri tarafından ihlal edilir duruma dönüştürüldüğüne vurgu yapan Yalçındağ, “Sadece 2007 yılında 34 yurttaşımız güvenlik görevlileri tarafından keyfi biçimde öldürülmüştür. Tıpkı işkence faillerinin cezasız kalması gibi yaşam hakkını ihlal edenler de cezasız kalmakta, yargı bürokrasisinin işletilememesi yurttaşlarımızın adalet duygusunu incitmektedir. Bu nedenledir ki yeni ihlaller daha da pervasız bir biçimde gerçekleşmektedir” diye konuştu.

900 kişi gözaltına alındı

Bin yıllardır Ortadoğu halkları tarafından kutlanan Newroz Bayramı’nın inkar ve imha zihniyetin bir sonucu olarak kana bulandığına işaret eden Yalçındağ, şu bilgileri verdi: “Van, Siirt, Hakkari ve Yüksekova’da Newroz’un kutlanmasına izin verilmemiş, halkın kutlamaları gerçekleştirmek istemesi üzerine insanlık dışı kareler objektiflere yansımıştır. İşkence sokağa taşmış, 900 civarında yurttaşımız gözaltına alınmış, birçoğu işkenceye maruz kalmış ve iki yurttaşımız da öldürülmüştür. Kutlamaların barışçıl bir ortamda gerçekleşebilmesi, halkın toplantı ve gösteri hakkının yaşam bulması için girişimlerde bulunan DTP milletvekilleri, DTP yöneticileri ve insan hakları savunucuları da saldırılardan nasibini almışlardır. Polis, aşırı ve orantısız güç kullanmanın ötesinde doğrudan öldürme kastıyla hareket etmiştir. Söz konusu yerlerde gözlemci olarak bulunan İHD heyetlerinin de hazırladığı raporlara ve eldeki verilere, kamera görüntülerine göre, insanlığa karşı işlenen suçlar hanesine yenileri eklenmiştir.”

Sorumlular görevden alınsın

Yaşam hakkının, işkence yasağının, mülkiyet hakkının ciddi şekilde ihlal edildiği olaylarda sorumluluğu bulunan tek bir güvenlik görevlisi hakkında hiçbir adli veya idari soruşturma başlatılmadığına dikkat çeken Yalçındağ, şunları söyledi: “Vali ve kaymakamlar, emniyet müdürleri de halen görevleri başındadır. Başta İçişleri Bakanı olmak üzere hükümet, üzerine düşen görevi yerine getirmemiştir. Yerel makamlar, öteleyen ve dışlayan tavırlar sergileyerek toplumsal barış ortamını zedelemişlerdir.” Yalçındağ, İHD olarak yaşanan bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, Siirt, Van, Hakkari Valileri, Yüksekova Kaymakamı ve Emniyet Müdürlerinin derhal görevden alınmasını talep etti.

İHD’nin Newroz tespitleri

İHD’nin hazırladığı raporun son kısmında diğer tespitlere yer verildi:

- Güvenlik güçleri aşırı ve orantısız güç kullanmıştır. (silah kullanma, rastgele insanları dövme, panzerleri insanların üzerine sürme)
- Polis araçlarında insanları kışkırtan anonslar yapma (insan değilsiniz, insanlığınızı kaybetmişsiniz)
- Polisler tarafından işyeri ve evlerin camlarının kırılması, evlerin içlerine gaz bombalarının atılması.
- Emniyet müdürü Cuma Ali Aydın’ın halkın idaresi olan milletvekillerine karşı tutumu ve kışkırtıcı konuşmaları.
- İnsanlık onuruyla bağdaşmayan üst aramaların yapılması (özellikle bayanların eldivenlerle iç çamaşırlarının içine kadar aranması
- Gözaltına alınanların hastanede polis dayağına maruz kalması.
- Hastaneye başvuruda bulunan yaralıların adli vaka olarak işlem yapılmaması.
- İHD gözlemcilerinin belirli yerlerde engellenmesi, hakaret ve tehditlere maruz kalması.
- 30’un üzerinde yaralı gözaltına alınma kaygısıyla hastanelere başvuramadı.
- Güvenlik güçleri tarafından halka hakaret, küfür ve tehditlerin olması.
--------------------------------------------
AMED

Yeniozgurpolitika.org
--------------------------------------------

Hiç yorum yok: